Çocuklarda Başağrısı (Migren)
Migren çocuklarda sanılanın aksine sık görülen bir rahatsızlıktır.
Çocukluk çağında da baş ağrısı yaşam kalitesini etkileyen yakınmalardan biridir. Baş ağrısı sıklığı çocukluk çağı boyunca yaşla birlikte artmaktadır, 7-15 yaş grubunda baş ağrısı sıklığı % 26-82 arasında değişmektedir .
Uluslararası Baş Ağrısı Topluluğu “International Headache Society” (IHS) son olarak 2004 yılında baş ağrılarını birincil ve ikincil olarak iki grupta gruplandırmıştır. Bu gruplandırmada; öykü, fizik ve nörolojik muayene veya gerektiğinde ileri tetkikler ile ağrının nedeni olarak yapısal bir değişiklik veya sistemik bir hastalık veya geçirilmiş kafa travması söz konusu değilse ağrı “birincil baş ağrısı” olarak kabul edilmektedir. Erişkinlerde baş ağrılarının yaklaşık % 90’ını birincil baş ağrıları oluşturmaktadır. Birincil baş ağrıları IHS tarafından migren, gerilim tipi baş ağrısı, küme ve diğer otonom bulgularla seyreden baş ağrıları ve diğer seyrek görülen tekrarlayıcı baş ağrıları olarak dört alt grupta toplanmıştır. Migren çocukluk yaş grubunda birincil baş ağrısı grubunun önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Okul çağında migren sıklığı % 3.2 ile % 14.5 arasında değişmektedir.
Çocuklarda migren tanısı yerine çoğu kez sinuzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları düşünülmekte ve gereksiz antibiyoterapi uygulanmaktadır. Migren çocuğun okul devamını bozmakta ve sınav dönemlerinde ortaya çıkarak akademik başarısını etkilemektedir. Oysa ki günlük davranışsal düzenlemeler ve spor ile bu hastaların baş ağrısı sıklığı azaltılabilmektedir. Bu önlemler ile yakınmaları devam edenlere ise koruyucu tedaviler önerilmektedir.
Başağrısının nedenini bulmak için hangi tetkikleri yaptırmak gerekir?
Mutlaka yapılması gereken tetkik yoktur. Öykü ve muayene ile değerlendirme sonrasında gerekiyorsa tetkikler yapılmalıdır. Beyin tomografisi, beyin manyetik rezonans görüntüleme, elektroensefalografi ikincil neden şüphelenilen hastalarda yapılmalıdır. Küçük yaşlardaki çocuklara (genelde önerilen 5 yaş altı) beyin görüntüleme yöntemi yapılması şarttır. Ailenin çok endişe etmesi de bu tetkiklerin yapılması için bir neden olabilir. Klinik olarak ateş, öksürük, burun akıntısı gibi ani başlayan veya alevlenen sinüzit bulguları olmayan hastalarda sinüzit filminin çekilmesine gerek yoktur. Göz sorunlar, genel olarak yakın görmede sorunlar, göz tansiyonu gibi durumlar devamlı veya tekrarlayıcı baş ağrılarına neden olabilir. Başağrısı olan çocuklarda göz muayenesi şart olmamakla birlikte çocuklarda göz ve görme sorunları her zaman kolay fark edilemeyeceğinden, başağrısı nedeni ile hastaneye götürülmesi göz muayenesinden geçmesi için bir fırsat olarak değerlendirilebilir.
Çocuğumun baş ağrıları psikolojik olabilir mi?
Bu sorunun yanıtını hem erişkinlerde hem de çocuklarda altta yatan ikincil nedene bağlı başağrısı olmadığından emin olunduktan sonra ve izlem sonucu vermek gerekir. Sadece psikolojik nedene bağlı başağrıları (depresyon, kaygı bozukluğu gibi nedenler sonucu) olabilir. Sıklıkla görülen ise birincil başağrıları olanlarda ek olarak bu tip rahatsızlıkların veya bazı kişilik özelliklerinin varlığıdır. Çocuklarda okul sorunları, aile sorunları başağrıları ile birlikte görülebilir. Bunlardan hangisinin başağrısına neden olduğu ancak uzman doktorlar tarafından belirlenebilir. Bu konuda çocuk nörolojisi uzmanı, çocuk psikiyatristleri, aile, çocuk ve öğretmen işbirliği gerekli olabilir.
Çocuğumun başağrısının tanısı için doktora yardımcı olacak ne yapabilirim ?
Çocuk nörolojisi uzmanı tarafından görülerek altta yatan bir nedene bağlı olmayan birincil başağrısı düşünülen çocukda, buna neden olan durum (migren, gerilim başağrısı gibi) söylenebilir veya izlem sonucu ortaya konabilir. Bazı hastalarda farklı tiplerdeki birincil başağrıları birlikte olabilir. Çocuğunuzun başağrısı olduğunda yazacağınız bilgiler (başağrısı güncesi) tanıda, izlemde, tedavinin değerlendirilmesinde son derece önemlidir. Güncede tarih, ağrıyı başlatan şey, ağrının geliş zamanı, tipi, nerede olduğu, şiddeti, süresi, nasıl geçtiği ve okulunu, ders veya aktivitelerini engelleyip engellemediği, ağrı kesici kullanıp kullanmadığı gibi bilgiler yer almalıdır. Ağrıyı başlatan nedenlerin belirlenmesi son derece önemlidir. Başağrısı olduğu zaman çocuğunuza kendini nasıl hissettiğini anlatan resim çizmesini de isteyebilirsiniz. Bu bilgileri de değerlendiren doktorunuz size neler yapmanız gerektiği konusunda yardımcı olacaktır.